Saturday, 29 September 2012

İçme Suları Dezenfeksiyonu-Kimyasal Yöntemler


Kimyasal yöntemlerle dezenfeksiyon işleminde yükseltgeme eğilimi yüksek olan aktif kimyasal maddeler yardımı ile su kaynakları içersinde bulunan mikroorganizmaların öldürülmeleri ve inaktive edilmeleri temel amaçtır.
Genellikle dezenfeksiyon için tercih edilecek kimyasal maddeden ideal bir dezenfektanın taşıması gerekli özelliklerin büyük kısmına sahip olması beklenir. Bu özellikler arasında en fazla arananlar, hızlı ve etkili olması, toksik olmaması, organik maddelerle inaktive edilmemesi, ucuz olması, uygulanacağı eşyaya zarar vermemesi ve çevreye zarar vermemesidir.
Dezenfeksiyonu etkileyen faktörlerin iyi bilinmesi; bu konudaki doğru seçimin ve uygulamanın yapılmasını dolayısıyla da enfeksiyon riskini minimize etmeyi sağlar. Bunlar; dezenfektanın tipi, kullanım konsantrasyonu, temas süresi, ortamın pH’ı, ısısı, ortamda organik maddelerin varlığı ve miktarı, nesnenin yapısı, nisbi nem ve suyun sertliği ile mikroorganizmanın yapısı, miktarı, üreme periyodu gibi mikroorganizmaya bağlı faktörlerdir. Dezenfeksiyona maruz kalan nesnenin düzgün, porsuz bir yapıya sahip olması etkiyi artırırken; yüzeylerinde çatlak, por veya eklentinin varlığı uygulamayı olumsuz yönde etkilemektedir.
Kullanılan dezenfektan maddelerin hiç biri tam olarak ideal bir dezenfektan maddenin sahip olması gereken özelliklere tam olarak sahip olamazlar. Ancak buna rağmen günümüzde çok çeşitli maddeler dezenfektan olarak kullanılmaktadır.


Klorlu Bileşikler: Klor içeren dezenfektanların başında sıvı klor, inorganik klor bileşikleri (hipokloritler) ile organik klor bileşikleri (kloroformlar, kloraminler) gelmektedir. Bunlar su ile reaksiyona girerek hipokloröz asidi (HOCl) ve HCl oluşur. HOCl bakteri hücresine nüfuz eder ve hücrenin bazı komponentleriyle reaksiyona girerek oksidasyona neden olur. Aktif klor bileşikleri bakterilere, mantarlara virüslere; yüksek konsantrasyonda ise küflere ve sporlara da etkilidir. Klorlu bileşikler, geniş öldürme spekturumuna sahip, ucuz ve hafif kokuludurlar. Bununla birlikte korozif olup, dikkatsizce kullanıldığında ise çok tehlikelidirler. Organik maddelerce kolay bozulurlar.20 dakika ve üzeri sürelerde tüm mikroorganizmaları öldürürler. Vejetatif bakteriler sporlu bakterilerden daha hassastır.  40 oC’nin üzerine çıkıldığında 10 dakikadan fazla 200 ppm’lik kloritli çözelti kullanmak sakıncalıdır. Bruce ve ark.(1994)  pH 7,0 ve 20°C’de sıcaklıkta yaptıkları bir çalışmada 0,01 ppm lik orandaki klor içeren dezenfektan kullanmışlardır. Test mikroorganizması olarak Aerobacter aerogenes ve Esherichia Coli’yi kullanılmışlardır. Test mikroorganizmaları 5 dakika dezenfektanın etkisinde bırakılmışlardır ve bu sürenin sonunda;  Aerobacter aerogenes % 99,8 oranında, E.coli ise %99,9 oranında inaktive olduğunu bildirmişlerdir.

Katyonik Kuaterner Amonyum Bileşikleri(QAC):  Çok iyi dezenfektanlar olup daha çok yerlerin, duvarların, eşyaların ve ekipmanların dezenfeksiyonunda kullanılırlar. Bu dezenfektanların etki mekanizması henüz anlaşılamamıştır. Ancak enzim inhibisyonu ve hücre elemanlarının dışarıya sızması ile ilişkili olduğu düşünülmektedir. Kuaterner amonyum bileşikleri de çok iyi öldürme spektrumuna sahip olan hafif kokulu, organik maddeye dayanıklı, pahalı olmayan maddelerdir. Sabun ve bazı plastiklerce inaktive edilirler. Patojen mikroorganizmalar kuaterner amonyum bileşikleri için minimum inhibisyon konsantrasyonu; S.aureus 4 μg/ ml, E.coli 16 μg/ ml, P.aeruginosa 64-128 μg/ ml şeklindedir.

İyotlu bileşikler: Çok güçlü öldürme spekturumuna sahip olan, hafif kokulu maddelerdir. Fakat alkaliye dayanıklı değildirler ve organik maddelerle inaktive olurlar. Renkli, korozif ve pahalıdırlar. 50-70 ppm oranında maksimum 40o C’de kullanılırlar. 40o C’nin üzerine çıktığı zaman iyot buharlaşacağı için bakterisid etkisi azaldığı gibi korozif etkisi artar.. Mikroorganizmalara 10 dakikadan az bir sürede etki ederler.

Hidrojen peroksit: Oksidatif etkilidir. Gram (-) ve gram (+) bakterilere karşı oldukça etkilidirler. Su ve oksijene parçalandığı için kullanımı sırasında artık madde oluşmaz. Korozif etkisi yoktur.

Alkol bazlı dezenfektanlar: Genellikle etil alkol ve izopropil alkol kullanılır. Gıda sanayinde kullanıldığı alanlarda durulamaya gereksinim göstermemesi ve gıdalarla temas eden yüzeylerde kullanılmaya uygunluk göstermesi yönüyle tercih edilmektedir. Alkollerin sporlar üzerine bir etkisi yoktur

No comments:

Post a Comment

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...